Lens Seçimi Gezi Fotoğrafçısı

Gezi fotoğrafçısının ekipman bakımı, tamiri ve satın alması için kendini güvende hissettiği bir alan vardır. En azından benim için bu böyle. İstanbul ve çevresinde kendimi güvende hissederim bu konuda. Şehirden uzaklaştıkça, eğer başka büyük bir şehre gitmiyorsam, kendimi ekipman konusunda sağlama almak isterim. Lensler ile ilgili çok fazla sıkıntı yaşanmaz genelde ama bodylere en iyisi olsa bile hiç güvenmem. Yıllar önce yakın bir çift arkadaşım bebeklerinin doğumunu çekmemi istemişti. İnternetten doğum fotoğrafçılığı ile ilgili küçük bir araştırma yapmıştım çekim yapmadan önce. Israrla her yerde yedek bodyden bahsediliyordu. İlk defa yanımda yedek body ile çekime gittim ve tam bebek geldiğinde makinanın perdesi düştü, deklanşöre basıyordum ve tık yoktu. İkinci body Canon 50 mm lens ile boynumdaydı ve 1-2 saniye bile duraksama olmadan çekime devam ettim. Başımdan böyle bir tecrübenin geçmesi beni uzak yerlere gittiğimde de bu şekilde davranmaya yönlendirdi. Düşünün Güneydoğu Asya’nın dağlarında dolaşıyorsunuz, 3 uçak değiştirmişsiniz, 2 gün de yaya olarak yol almışsınız ve body arıza yapıyor. En yakın yerden body almak belki 2-3 gün kaybı ve konuyu da kaçırmanız demek. Maliyetleri saymıyorum bile.

Fotoğraf Çantamdakiler:

Eğer bu tip bir çekime gidiyorsam yani uzaklara gidiyorsam, yaptığım ön çalışmaya göre (ne çekeceğime bağlı) ekipman çantamı hazırlarım. Dediğim gibi 2 body, yedek piller, şarjlar, 120 GB civarı (RAW için gerekli) kart, filtreler, data stoklayacak cihaz, ses kayıt cihazı çantamda yerini alır. Lens olarak da Canon 17-40 gündüz lensimdir. Gene gündüz çok sık kullanmasam da 70-200 mm bir lens olur yanımda. Hatta bazı durumlarda 2. Body de yanımdadır ve bu lens o bodyde hazırdır. Çantada ayrıca gece çekimi için 20 mm ve 50 mm lensim, TTL tepe flaşım olur. Bu arada bu çanta içi dolu olarak otel odasında durur. Otel odası bir nevi ikmal merkezidir. Artık yukarıda bahsettiğim “İstanbul’da güvende hissetmek” gittiğim yere de taşınmıştır bu şekilde.

Çekim zamanı yanıma makinamı ve tek bir lensimi alırım. Ceplerimde kartlarım ve yedek pilim olur. Konuyla ve günün hangi saatinde çekim yaptığınla ilgilidir lens secimi ama benim taşıdığım lens genelde 17-40 olur. Şehir konularında ve sokak fotoğraflarında özellikle bu zoom lensin çok iyi sonuçlar verdiğini düşünüyorum. Dar sokaklarda mimariyi ve herhangi bir ortamda da mekânı göstermek için 17 ye kadar açabilirsiniz bu lensi. Manzarada da ne göstermek istediğinize bağlı olarak bu aralık gayet iyi sonuçlar verir. Aynı şekilde portrelerde de çektiğim insanın nerede olduğunu göstermeye önem verdiğim için geniş açı olmazsa olmazım. Ancak bu lensin dezavantajı oldukça dikkat çekmesi. Yani görüntüsü fotoğrafçı olduğunuzu bağıra bağıra söylüyor. Bu da bazen avantaj bazen de dezavantaj. Makinanın fark edilmesi doğallığı yakalamak isterseniz zorlayıcı olabiliyor.

Gece çekimlerinde çektiğim konular itibari ile manzara ve geniş açı durumu var ise tripot gerekebiliyor. Büyük ve sağlam tripotları uçakta taşımak zor o acıdan minik şeyler ya da makineyi sabitleyecek bir düzenek (arabanın üstü gibi) ile uzun pozlamalı çekimleri hallediyorum genelde. Bunu dışında özellikle gece hayatı çekiyorsam Canon 20mm f2.8n lensim biraz da yüksek ISO ile ortamı olduğu gibi göstermemi sağlıyor. Ayrıca küçük olması da dikkat çekmeden çalışma imkânı veriyor.

Gezi İçin en hafif ve ince lens: Canon 40 mm

Ayrıca size son zamanlardaki keşfimden de bahsetmek istiyorum. Canon’un yeni ürünlerinden 40 mm 2.8 sabit lens. Canon’un bu en hafif ve ince lensi son dönem gezilerimde inanılmaz kolaylık sağlıyor. 2.3 mm inceliği ile bu “pancake lens” yani “taşınabilir kaliteli optik” kategorisindeki 40mm lens, body üzerinde var mı yok mu belli bile olmuyor. Bu da ağır ekipmanlar ile eziyete dönüşen seyahatler için çok büyük kolaylık sağlıyor. Açı olarak da 50 mm in sıkıcı kadrajından daha rahat bir açı. Rahatsız etmeyen hafif bir distorsiyon söz konusu ancak etkili keskinlik ve 2.8 avantajına ucuz fiyatı da eklenince her gezi fotoğrafçısının çantasında olmazsa olmazlardan biri olacağı kesin. Son seyahatimi tek body ve 40 mm yedek piller ve kart ile yaptım. Fotoğraf çantası bile taşımadım.

Her ne kadar ekipmana çok fazla takılmadan elinizdeki mevcudu verimli ve doğru kullanarak çok iyi çekimler yapılabileceği bir gerçek ise de imkânınız var ise hayatınızı kolaylaştıracak doğru lenslere ulaşmakta fayda olduğu kesin.

Lens Seçimi Gezi Fotoğrafçısı Ufuk Sarisen